Milyonluk Safkanlar Karayolunda, TİGEM Sessiz: Sultansuyu’nda Neler Oluyor?
Milyonluk Safkanlar Karayolunda, TİGEM Sessiz: Sultansuyu’nda Neler Oluyor?
ÖZEL HABER | Malatya’nın göz bebeği Sultansuyu Tarım İşletmesi’nde yaşanan “firar” ve ölüm olayları, sadece bir kaza değil, bir yönetim zafiyeti tablosu çiziyor. 25 Aralık gecesi yaşanan facia, Türkiye’nin genetik miras koruyucusu TİGEM’in güvenlik ve liyakat duvarlarını sarstı.
Malatya Akçadağ’da bulunan Sultansuyu Tarım İşletmesi’nde 25 Aralık gecesi yaşananlar, bir “film sahnesi” değil, ihmallerin acı bir sonucu olarak kayıtlara geçti. Ahırlarından çıkan 19 safkan Arap tayının karayoluna dalarak araçlarla çarpışması sonucu yaşanan can kayıpları ve yaralanmalar, kurumun üzerine “kamu zararı” gölgesini düşürdü.
1. Sayılar Neden Çelişiyor? “6 mı, 8 mi?”
Valilik açıklamasına göre 6, basın iddialarına göre ise 8 tay telef oldu. Aradaki 2 taylık fark, TİGEM’in şeffaflık politikasındaki ilk çatlağı oluşturuyor. Eğer devletin kayıtlarındaki rakamlar ile sahadaki gerçeklik örtüşmüyorsa, envanter yönetimi konusunda ciddi bir denetim boşluğu var demektir. Bakanlığın bu konuda “kesin” bir rakam verememesi, kamuoyundaki “bilgi mi saklanıyor?” şüphesini körüklüyor.
2. Teknoloji Nerede? “Milyonluk Taylar Bir Kapı Kilidine mi Emanet?”
Sultansuyu gibi her biri servet değerinde olan genetik mirasın korunduğu bir işletmede, “Teknolojik Yatırım Skandalı” baş göstermiş durumda. Son 5 yıl içinde akıllı takip sistemleri, hareket sensörleri veya dijital çitler için ne kadar bütçe ayrıldı?
-
Sistem varsa neden sustu? Eğer bu teknolojik altyapı mevcutsa, 25 Aralık gecesi 19 tay firar ederken sistem neden uyarı vermedi ya da devre dışı mı bırakıldı?
-
Sistem yoksa bu ihmal kimin? Eğer milyonluk kamu kaynakları hiçbir dijital denetim olmaksızın, sadece bir personelin “kapıyı kapatıp kapatmama” inisiyatifine bırakıldıysa; bu çağ dışı yönetim anlayışının idari ve cezai sorumlusu kimdir? Milli servetin korunmasının bir asma kilide indirgenmesi, açık bir yönetim zafiyetidir.
3. “Bilinmeyen Sebep” mi, Güvenlik Zafiyeti mi?
TİGEM tarafından kullanılan “bilinmeyen sebeple kaçış” ifadesi, teknoloji çağında bir kamu kurumu için kabul edilebilir bir mazeret değildir. Kamera kayıtları, GPS verileri ve sensör dökümleriyle saniyeler içinde çözülmesi gereken bir olayın “gizemli” bir havaya büründürülmesi, denetim mekanizmalarının işlemediğinin kanıtıdır.
4. Liyakat Tartışmaları: Kurum Dışından Atama İddiası
Haberin en can alıcı noktalarından biri, ilgili daire başkanlığının kurum dışından bir isimle “vekâleten” yönetildiği iddiası. Atçılık gibi yüksek uzmanlık ve hassasiyet gerektiren bir alanın, işin mutfağından gelmeyen kadrolara teslim edilmesi, yaşanan bu kaosun zeminini mi hazırladı? “Liyakat mı, sadakat mi?” sorusu bugün Malatya yollarında telef olan tayların kanıyla bir kez daha soruluyor.
5. Kamu Zararı ve Sorumluluk
Telef olan her bir safkan Arap tayı, sadece bir canlı değil, aynı zamanda yüksek ekonomik değeri olan bir kamu kaynağıdır. Yaralanan vatandaşlar ve hasar gören araçlarla birlikte ortaya çıkan devasa faturanın sorumlusu kim? TİGEM’in sessizliği, bu zararın üzerini örtmeye mi çalışıyor?
Gazeteci Notu: Bir kamu kurumunun en büyük sermayesi güvendir. Ancak Sultansuyu’nda kapılarla birlikte güven de açılmış ve dışarı taşmıştır. TİGEM Genel Müdürlüğü, “takip cihazı” takılması gereken tayları sadece bir seyisin insafına bıraktıysa, asıl soruşturma bu vizyonsuzluğa açılmalıdır.
