İnönü Üniversitesi’nde danışman krizi: Malatya’nın yolunu bilmeyenler danışman oldu

REKTÖR AKPOLAT’A SERT TEPKİ: “2000 HOCA DURURKEN DIŞARIDAN İTHAL AKIL MI ARANIYOR?”
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Akpolat’ın, üniversitenin devasa akademik kadrosunu görmezden gelerek dışarıdan danışman ataması yapması, kampüste ve Malatya kamuoyunda “yönetim zafiyeti” tartışmalarını alevlendirdi.

Malatya’nın bilim yuvası İnönü Üniversitesi, son günlerde akademik başarılarla değil, Rektör Prof. Dr. Nusret Akpolat’ın tartışmalı yönetim tercihleriyle gündemde. Göreve geldiği günden bu yana kurumsal barış ve yerel dinamiklerle uyum beklentisi oluşturan Akpolat’ın, üniversitenin kendi öz kaynaklarını yok sayarak dışarıdan danışmanlar getirmesi, “kendi akademik kadrosuna güvensizlik” olarak nitelendiriliyor.

“Kendi Evladına Üvey Evlat Muamelesi”
İnönü Üniversitesi bünyesinde, her biri kendi alanında otorite kabul edilen 2000’e yakın profesör, doçent ve öğretim üyesi görev yapmaktadır. Bu devasa beyin gücü, üniversitenin ve Malatya’nın sorunlarına çözüm üretecek kapasiteye sahipken; Rektör Akpolat’ın şehri bilmeyen, kurumun tozunu yutmamış isimleri “akıl hocası” olarak yanına alması, üniversite koridorlarında büyük bir kırgınlığa yol açmış durumda.

Malatya’nın Yolunu Bilmeyenlerle Şehir Üniversitesi Yönetilir mi?
Eleştirilerin hedefindeki temel nokta ise oldukça çarpıcı: Liyakat yerine sadakat mi, yoksa ahbap-çavuş ilişkisi mi? Prof. Dr. Vatan Karakaya, Prof. Dr. Recep Öztürk ve Prof. Dr. Mehmet Emin Babacan gibi, zaten farklı kurumlarda (YTÜ, Medipol, Marmara) yoğun mesaileri olan isimlerin İnönü Üniversitesi’ne nasıl bir katkı sunacağı merak konusu. Malatya’nın deprem sonrası sosyolojisini bilmeyen, üniversitenin yerel sorunlarından bihaber olan bu “ithal danışmanlar” ordusunun, Rektör Akpolat tarafından neden tercih edildiği kamuoyu tarafından sorgulanıyor.

Rektör Akpolat’a Soruyoruz: Bu Ayıp Kimin?
Akademik camia, Rektör Nusret Akpolat’a şu sert soruları yöneltiyor:

Kendi bünyenizdeki 2000 hoca arasından danışmanlık yapacak tek bir ehliyetli isim bulamadınız mı?

Başka üniversitelerin hocalarını danışman yaparak, kendi mesai arkadaşlarınızın yetkinliğini halkın gözünde küçük düşürdüğünüzün farkında mısınız?

Malatya’nın ve İnönü Üniversitesi’nin geleceği, şehre sadece harita üzerinden bakan isimlerin insafına mı terk ediliyor?

Sonuç: Liyakat Çökerse Üniversite Çöker
Üniversiteler, dışarıdan gelen sipariş listelerle veya hatır-gönül ilişkileriyle yönetilecek yerler değildir. Rektör Akpolat, kurumun asıl sahibi olan akademik kadroyu dışlayarak, üniversiteyi bir “misafirhane” mantığıyla yönetme yoluna gitmiştir. Bu yaklaşım, sadece üniversiteye değil, Malatya’nın akademik ve kültürel birikimine de yapılmış bir saygısızlıktır.