Aynı Cümleler, Aynı Vaadler, Aynı Gecikme: Kuzey Çevre Yolu Üzerinden Siyasi Retorik İflası
Malatya AK Parti Milletvekili Abdurrahman Babacan’ın Kuzey Çevre Yolu projesine ilişkin yaptığı ve “Çok önemli projeler birer birer hayata geçmiş oluyor” ifadesiyle süslediği açıklama, şehir için yeni bir müjde olmaktan çok, Türkiye siyasetinin artık ezberlenmiş bir tekrarını yansıtmaktadır. Bu cümle, bir ilerlemeden ziyade, yıllardır değişmeyen siyasi anlatımın otomatikleşmiş bir kalıbıdır.
Sorun yalnızca bir yolun gecikmesi değildir. Sorun, aynı projenin aynı kelimelerle, farklı yıllarda, farklı isimler tarafından yeniden pazarlanmasıdır.
Bugün Abdurrahman Babacan’ın kullandığı dil, dün Öznur Çalık’ın, ondan önce başka AK Partili isimlerin kullandığı dilden neredeyse ayırt edilemez durumdadır. 2017’de temeli atılan, 2021’de “2023’ten önce bitecek” denilen, 2022’de “kısmi açılış” müjdeleri verilen, 2023’te hâlâ tamamlanamayan Kuzey Çevre Yolu için şimdi 2026 yazı işaret edilmektedir. Değişen tek şey takvimdir; söylem sabit kalmıştır.
“Hayata geçiriyoruz”, “hizmete açıyoruz”, “çok önemli yatırım” gibi ifadeler, somut sonuç üretmeyen her gecikmede yeniden dolaşıma sokulmaktadır. Bu dil, artık bir başarı anlatısı değil, başarısızlığı örtme mekanizmasıdır.
Daha da önemlisi, bu söylem Malatya kamuoyunu bilgilendirmekten çok, hafızasını aşındırmaya yöneliktir. Çünkü aynı proje, her yeni milletvekili döneminde sanki ilk kez dile getiriliyormuş gibi sunulmakta; geçmiş vaatler, tutmayan tarihler ve gerçekleşmeyen açılışlar bilinçli biçimde hatırlatılmamaktadır.
Depremin, ekonomik krizlerin ve idari aksaklıkların projeyi etkilediği doğrudur. Ancak siyasetin görevi gerekçe üretmek değil, hesap vermektir. Bugün “2026 yazı” denilirken, 2021’de “2023’e varmadan” denildiğini inkâr edemezsiniz. Bu inkâr, teknik değil, politiktir.
Abdurrahman Babacan’ın açıklamaları, bu anlamda yeni bir vizyon ortaya koymaktan çok, AK Parti’nin yıllardır sürdürdüğü standart altyapı retoriğinin devamıdır. Aynı cümleler, farklı basın bültenleri, değişmeyen sonuçlar.
Malatya artık “birer birer hayata geçiyor” denilen projeleri değil, neden hâlâ hayata geçmediğini duymak istemektedir. Siyasi iletişim süslü ifadelerle değil, takvim tutarlılığı, şeffaflık ve gerçekleşen işler üzerinden yapılır.
Aksi halde bu söylem, yatırım dili olmaktan çıkar; vaat yorgunluğunun belgesine dönüşür.
